Bayraktar”Kayıtdışı yüzde 53’ten yüzde 33’e düştü bu
bir rekordur”
Sosyal Güvenlik Kurum Başkanlığıve Türkiye
Ziraat odaları Birliği tarafından
düzenlenen bilgilendirme, toplantısında
konuşan Ziraat odaları birliği başkanı ve aynı zaman da Sosyal Güvenlik kurumu
yönetim kurulu üyesi olan Şemsi Bayraktar “Son 12 yılda kayıt dışılığın
yaklaşık olarak yüzde 20 civarında azaldığını görüyoruz. Kayıtdışı Yüzde
53’ten yüzde 33’e düşmüş. Bu bir rekordurYüzde 33’lük kayıt dışılığın
Türkiye ekonomisine maliyeti 30 milyar liradır. Önümüzdeki 10 yıl içinde
kayıt dışılıkta yüzde 15 hedefine ulaşmak zorundayız ” dedi.
Kayıt
dışılığın en yoğun olduğu alanın tarım
sektörü olması nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurum başkanlığı 2014 yılı eylem
planında en az 5 ilde tarım sektörüne yönelik
bilgilendirme ve bilinçlendirme
faaliyetleri yapılması öngörüldü. Bu kapsamda Türkiye Ziraat odaları
Birliği ile düzenlenen bilgilendirme
toplantıları tarımsal faaliyetlerin yoğun olan
Konya Erzurum Manisa Şanlıurfa ve Adana da Sakarya da yapılması
planlandı .
TZOB ve SGK
merkez birimlerinden uzmanların katıldığı seminerde, Sosyal Güvenlik kurum
başkanlığından Daire başkanı Yakup Süngü , Şube müdürleri Cihangir Çakmur,
Mehmet Fahri Gözüoğlu ve denetmen Ömer
Faruk Batur Sakarya, Bursa, Kocaeli ve Yalova’dan Ziraat Odalarının başkan
ve yöneticilerine, Sakaryalı muhtarlara sosyal güvenlik hakkında bilgi sundu.
Seminere Sakarya
Vali Yardımcısı Akın Yılmaz, , Sakarya’dan belediye başkanları, meslek
kuruluşlarının başkanları, protokol mensupları, Sakarya, Bursa, Kocaeli ve
Yalova Ziraat Odası başkan ve genel sekreterleri katılırken Sakarya Üniversitesi Devlet konservatuarı yüksek
lisans öğrencisi İlker Gökkaya yönetiminde ki SGK korosu Türk halk müziği
konser verdi.
Toplantının açılış
konuşmasını yapan Sakarya Sosyal Güvenlik İl müdürü Nurten Canbasoğlu ise,
Kurumu en iyi hale getirmenin temel taşlarından birisinin kayıt dışılığı
önlemek olduğunu bildirdi. Kayıt dışılık önlediğinde gelecek prim gelirinin
Hazineden alınan paraya denk geldiğini vurgulayan Canbasoğlu, “Burada bir terazi var. İnşallah TZOB Genel
Başkanımız ve Yönetim Kurulu Üyemiz Sayın Bayraktar, stardı verdi biz de bunun
arkasını getireceğiz” diye konuştu.
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı ve
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Yönetim Kurulu Üyesi Şemsi Bayraktar,yaptığı konuşmada önceliklerinin kayıt dışılığın önlenmesi
olduğunu, Türkiye’de de bunun mücadelesini verdiklerini bildirerek, “Eğer siz sosyal güvenlik sisteminde mali
sürdürülebilirliği hakim kılmak istiyorsanız, en önemli parametre olan kayıt
dışılığın önlenmesine öncelik vermek zorundasınız. Başka çıkış yolunuz yok.
Türkiye’de de bunun mücadelesini veriyoruz” dedi.
Bayraktar, “kayıt dışılığı önlemenin çok değişik
enstrümanları var. Mükelleflere destek, teşvik verirsiniz. Denetlemelerinizi,
cezaları artırırsınız ama kayıt dışılıkta anahtar kelime toplumsal
duyarlılıktır. Denetleme ve cezaları ön plana aldığınızda mikro işletmeleri,
küçük işletmeleri batırırsınız” diye konuştu.
Sakarya’da düzenlenen seminerde, Sakarya, Bursa,
Kocaeli ve Yalova’dan Ziraat Odalarının başkan ve yöneticilerine, Sakaryalı
muhtarlara, sosyal güvenlikle ilgili bilgilendirme yapıldı.
Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası’ndaki seminere,
Sakarya Vali Yardımcısı Akın Yılmaz, SGK Sakarya İl Müdürü Nurten Canbasoğlu,
Sakarya’dan belediye başkanları, meslek kuruluşlarının başkanları, protokol
mensupları, Sakarya, Bursa, Kocaeli ve Yalova Ziraat Odası başkan ve genel
sekreterleri katıldı.
-TZOB’un eğitim çalışmaları-
Eğitim çalışmalarını sürdürdüklerini, 2013 yılında
Sosyal Güvenlik Kurumu mevzuatı ve çalışmalarıyla ilgili 14 ilde bilgilendirme
toplantıları gerçekleştirdiklerini belirten Bayraktar, Türkiye Ziraat Odaları
Birliği’nde 81 ilden personel çağırarak otomasyon çalışmaları yaptıklarını, bu
otomasyon çalışmalarında da Sosyal Güvenlik Kurulu mevzuatı ve çalışmaları
konusunda bilgi verdiklerini bildirdi.
Enformasyonun çok önemli olduğunu bildiklerini
belirten Bayraktar, şunları söyledi:
“Biz sadece Sosyal Güvenlik Kurumuyla değil, Türkiye
Ziraat Odaları Birliği olarak, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız ve
İŞKUR’la da bilgilendirme toplantıları yapıyoruz. Bunun dışında Mesleki
Yeterlilik kurumuyla bilgilendirme toplantıları yapıyoruz. Aile ve Sosyal
Politikalar Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve Türkiye Ziraat
Odaları Birliği olarak imzalamış olduğumuz protokol çerçevesinde kadın
çiftçilerimizi eğitiyoruz. Nitekim iki bakanımızla da geçen yıl Sakarya’da 322
kadın çiftçimizin sertifikasını dağıttık. Yine Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığımız, İŞKUR ve Türkiye Ziraat Odaları Birliği olarak genç
çiftçilerimizi Türkiye genelinde pilot bölgelerde eğitmeye başladık. Bunu hızlı
bir şekilde yaymaya çalışıyoruz. Bunun dışında Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Bakanlığı Araştırma Enstitülerinde çiftçilerimize çok değişik konularda bilgiler
sunuyoruz, eğitimler veriyoruz. Türkiye’nin çok değişik noktalarında, Sakarya
da dahil olmak üzere bu eğitim çalışmalarını tamamladık ve devam ediyoruz.
Milli Eğitim Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve
Haberleşme Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ile
de çok değişik konularda eğitim çalışmalarımız sürüyor.”
-Kırsal kalkınma projeleri-
Ziraat Odalarının 200 kırsal kalkınma projesi
hazırladığını belirten Bayraktar, şöyle devam etti:
“Bundan çok büyük memnuniyet duyuyorum. Çünkü hem yeni
gelişen teknolojilerle çiftçimizi tanıştırma hem de bunların kullanımını
öğrenme açısından bu projeler fevkalade önemli olmuştur. Avrupa ülkeleriyle
beraber geliştirdiğimiz bir projemiz var. Biliyorsunuz sulama suyu boruları
plastikten yapılıyor. Plastik de çevreye zarar veriyor. Plastik yerine organik
materyalden çevreye zarar vermeyen bir hammaddeyle yapılan bu sulama borularını
inşallah Türkiye’de imal edeceğiz. Bunun çalışmalarını da yapıyoruz. İlgili
bakanlıklarla da görüşmelerimiz devam ediyor. Yine Orman ve Su İşleri Bakanımız
Veysel Eroğlu ile imzaladığımız protokol çerçevesinde ağaçlandırma seferberliği
başlattık. Çalışmaları sürdürüyoruz.
Bunun dışında değerli Ziraat Odası Başkanlarımız ürün
işleme tesisleri, makine parkaları kuruyorlar. En son Aydın Karacasu’da
zeytinyağı fabrikasının açılışını yaptım. Bunu bizim odamız yaptı. Aynı
fabrikayı paketleme ve ambalajlama tesisleriyle beraber Kumluca Ziraat Odamız
da hayata geçirdik. Bunun dışında da Manavgat’ta da böyle bir tesisimiz var.
Biz Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Türkiye Esnaf Sanatkarlar
Konfederasyonları gibi kamu niteliğinde, gücünü Anayasa’dan alan meslek
kuruluşlarıyız. Yani ekonomik örgütler değiliz. Ama Türkiye’de ekonomik
örgütlerin zayıf olması nedeniyle bu alana yatırım yapma mecburiyeti hissettik.
Çünkü başka türlü pazarlama sorununu aşmak mümkün değil. Fiyat istikrarı
yakalamak mümkün değil.”
-Sosyal güvenlikle ilgili çalışmalar-
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun 28 bin personeliyle 81 il
müdürlüğüyle 485 civarında Sosyal Güvenlik Merkeziyle 77 milyona hizmet
verdiğini belirten Bayraktar, “Gerçekten bu manada Türkiye’nin en önemli
kuruluşlarından bir tanesi. Ankara’da Yönetim Kurulu olarak yaptığımız
toplantılarda Türkiye’de Sosyal Güvenlik Merkezlerini açmaya devam ediyoruz.
Nitekim burada Bursa başkanlarımız var. Bursa’da 14 tane Sosyal Güvenlik
Merkezi açtık. Sakarya’da 7 tane merkez açtık. Şu müjdeyi de vereyim, Sapanca
ve Geyve’nin ihalesini SGK Yönetim Kurulu’nda onayladık. Akyazı’yı da ihaleye
çıkarıyoruz. 2015 yılı içinde hem Akyazı’yı, Hem Sapanca’yı, hem de Geyve’yi
sosyal güvenlik binalarına kavuşturacağız. Bu müjdeyi de şimdi den buradan
vermiş olayım” dedi.
2008 reformunun çok önemli bir reform olduğunu, bu
reformdan sonra sosyal güvenlik sisteminde çok önemli gelişmeler yaşandığını,
özellikle prim gelirlerinin arttığının görüldüğünü bildiren Bayraktar, şunları
söyledi:
“Kayıt dışılıkta azalma olduğunu görüyoruz. Dünya
nüfusu yaşlanıyor. Doyasıyla prim gelirlerinin de düşmesi bekleniyor. Birçok
ülkede prim gelirleri düşüyor. Burada en önemli parametrelerden bir tanesi
kayıt dışılığın önlenmesi. Dünyadaki sosyal güvenlik sistemine sahip bütün
ülkelerin mücadelesi bu yönde. Öncelik kayıt dışılığın önlenmesi. Türkiye’de de
bunun mücadelesini veriyoruz. Son 12 yılda kayıt dışılığın yaklaşık olarak
yüzde 20 civarında azaldığını görüyoruz. Yüzde 53’ten yüzde 33’e düşmüş. Bu bir
rekor. Eğer siz sosyal güvenlik sisteminde mali sürdürülebilirliği hakim kılmak
istiyorsanız, en önemli parametre olan kayıt dışılığın önlenmesine öncelik
vermek zorundasınız. Başka çıkış yolunuz yok. Primleri de başka türlü artırma
şansınız yok. Hedef yüzde 15. Avrupa Birliği ülkelerinin ortalaması yüzde 15,
yüzde 20. Önümüzdeki 10 yıl içinde kayıt dışılıkta yüzde 15 hedefine ulaşmak
zorundayız. Yüzde 33’lük kayıt dışılığın Türkiye ekonomisine maliyeti 30 milyar
liradır. Her yüzde 1’lik düşüşün ekonomiye katkısı 1 milyardır.
Kayıt dışılığı önlemenin çok değişik enstrümanları
var. Mükelleflere destek, teşvik verirsiniz. Denetlemelerinizi, cezaları
artırırsınız ama kayıt dışılıkta anahtar kelime toplumsal duyarlılıktır. Kayıt
dışılığın ülkemize, vatanımıza, milletimize ve bu ülkede yaşayan insanımızın
kendilerine bunun ne kadar zararlı olduğunu eğer anlayamamışlarsa daha doğrusu
biz anlatamamışsak, siz ne yaparsanız yapın sosyal güvenlik sisteminin başarı
şansı yoktur. Sosyal güvenlik kültürünü ve bilincini vatandaşımıza vermemiz
lazım. Denetleme ve cezaları ön plana alırsanız ne olur? Geçen Trabzon’da
uluslararası bir sempozyumda Azerbaycan temsilcisi dedi ki; ‘biz kayıt dışılığı
önlemek için denetlemeyi cezaları artırıyoruz ama kayıt dışılığı
azaltamıyoruz.’ Demek ki denetleme ve cezaların başarı getirmediği gayet açık.
Denetleme ve cezaları ön plana aldığınızda mikro işletmeleri, küçük işletmeleri
batırırsınız.”
-Tarımda kayıt dışılık-
Küçük işletmelerin bu ülkenin emniyeti, orta sınıfı
olduğunu belirten Bayraktar, “Tarım sektöründe de büyük işletmeleri destekledik
ama baktık ki sürdürülebilirlik açısından aile işletmeleri fevkalade önemli.
Türkiye’nin gıda güvencesini aile işletmeleri ile sağlıyoruz. Aile
işletmelerini desteklemeye başladık. Ve Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım
Örgütü de (FAO) bu yılı aile işletmeleri yılı olarak ilan etti. Küçük
işletmeler her sektörde bu kadar önemli. Eğer siz işin ucunu kaçırırsanız.
Küçük işletmelerin kapanmasına sebebiyet verirsiniz. Kayıt dışılığı azaltalım
derken yukarıya çıkarırsınız. Enformasyonun çok önemli olduğunu biliyoruz.
Küçük işletmeleri bilgilendirmemiz fevkalade önemli. Personel eğitimleri
fevkalade düşük seviyede. Bilginin yanında teşvik ve paydaşların koordinasyonu
ile küçük işletmelerimizi ayakta tutmuş oluruz” dedi.
En büyük kayıt dışılığın tarımda olduğunun görüldüğünü
bildiren, tarımda kayıt dışılığın en büyük sebeplerinden bir tanesinin yapısal
sorunların getirdiği yüksek maliyetlerin bir iş gücü fazlası yarattığından
bahseden Bayraktar, “Özellikle bizim vurguladığımız kırsal kalkınma bu manada
çok önemli. Kırsalda tarım dışı yatırımların artırılması fevkalade önemli. Bu
iş gücü fazlasını mutlaka tarım dışı istihdam etmemiz lazım. Avrupa Birliği
ülkelerinde kırsal nüfus yüzde 25’lerdedir. Ama tarım nüfusu yüzde 5’lerdedir.
Bizde tarım nüfusu yüzde 25’lerde. O zaman kırsal kalkınmayı hızlı bir şekilde
sağlamamız lazım ki büyükşehirlere varoşlara, gecekondu olarak bu insanları
göndermeyelim. Çünkü orada daha büyük problemlerle karşı karşıya kalıyoruz”
diye konuştu.
Çiftçilerin sorunlarının yanında sosyal güvenlik
kurumları ile alakalı sorunları da çözmeye gayret ettiklerine dikkati çeken
Bayraktar, şunları kaydetti:
“Özellikle ben yönetim kurulunda yer aldıktan sonra da
bu çalışmaları hızlandırdık. 1994’ten bu yana Bağkur kesintisi yapılan
çiftçilerimizin geriye dönük yapılandırmalarını sağladık. Bu fevkalade
önemliydi. Hızla bir şekilde emekli olan çiftçilerimiz var. Kadın çiftçilerimiz
2003 yılından evvel aile reisi olamadıkları için kapsama giremiyorlardı. Emekli
olamıyorlardı. Bunu geriye dönük çalıştırdık. Cezasız bir şekilde prim
ödemelerini sağlayarak, kadın çiftçilerimizin aile reisi olamamaktan dolayı
olan bu problemini de çözmüş olduk. Bu şekilde de birçok kadın çiftçimizin de
duasını aldık. Onların bir kısmı da emekli oldu.
Tarımda kendi nam ve hesabına çalışan çiftçilerimize
emekli olduktan sonra da yüzde 15 civarında bir kesinti yapılıyordu. Bunu
kaldırdık. Bunu da fevkalade önemli görüyorum. Borcu olsun olmasın 2012 yılında
yüzde 5 olarak yapılan kesintileri, yüzde 2’ye düşürdük. Sadece borcu olanlar
borcu oranında ödeme yapıyorlar. Prim ödeyemeyecek olan çiftçilerimize,
özellikle oda kayıtları da sosyal güvenlik kayıtları silinmeden kendilerine
prim muafiyeti getirdik.
Yaşlılarımızın bazı problemleri vardı. 65 yaşın üzerindeki
çiftçilerimiz ziraat odasına kayıtları varsa sosyal güvenlik kurumuna kayıt
oluyorlar ve prim ödemeye başlıyorlardı. Arzu eden kayıt yaptırıp primi ödüyor,
arzu etmeyen de muafiyet içinde bulunuyor.
Tarım sektörünün dışında çalışmak isteyen çiftçilerimiz
vardı. Bunlara ‘Ziraat Odasından kaydını sildir, tarım sektöründen ayrıl’
deniyordu. Başka sektörlerde part time çalışabiliyorlar. Mevsimlik olarak
inşaat, turizm sektöründe çalışabiliyorlar. Ziraat odasını sildirmeden
buralarda çalışma imkanı yoktu. Sosyal Güvenlik Kurumu’na oradan kayıt olmaları
ve prim ödemeleri de mümkün değildi. Bunu da kaldırmış olduk. Şimdi arzu
ettikleri yerde çalışabilirler ve bu işyerlerinden de primleri rahatlıkla
ödenebiliyor.
Torba yasada Ziraat Odalarımıza kesilen cezaları bir
defaya mahsus olmak üzere kaldırttık. Ancak bildirmedikleri kayıtları da 11
Aralık’a kadar Sosyal Güvenlik Kurumu’na oda başkanlarımızın muhakkak suretle
bildirmeleri gerekiyor. Çiftçilerimizin Sosyal Güvenlik Kurumu’na, vergi ve
maliyeye olan borçlarını da bu torba yasayla yapılandırıyoruz.
Doğal afetlerden zarar gören çiftçilerimiz var.
Bunların talepleri var. Bunula ilgili çalışmalarımızda devam ediyor.”dedi.
-Sakarya Vali Yardımcısı Akın Yılmaz-
Seminerde konuşan
Sakarya Vali Yardımcısı Akın Yılmaz“Türkiye’nin
geleceği açısından tarım ve hayvancılığın olmazsa olmaz bir şart olduğunu
bildirdi. Tarım sektöründe üretim olmasına rağmen pazarlamanın yapılamamasından
dolayı çiftçileri sıkıntıya girdiğini belirten Yılmaz, “Mümkün olabildiği kadar
en ücra köşelerimize kadar çiftçimizi, köylümüzü, kooperatifleşme değil de
şirketleşme yönüyle bir araya getirerek onların pazarlama fırsat ve imkanlarını
profesyonelce ortaya koyabilirsek. Önemli sonuçlar elde edilir” dedi
Toplantı Sakarya Üniversitesi Devlet
konservatuarı yüksek lisans öğrencisi İlker Gökkaya yönetiminde ki SGK
korosunun verdiği Türk halk konserinde
ki “SGK Marşı “ büyük beğeni ve alkış
alırken katılımcılara verilen plaket ve çiçek sunumuyla son buldu.
0 Yorumlar